11/14/2006

Taraftar


Taraftar olmak. Çok zordur. Bu zorluk hep aynı tarafta kalmayı gerektirmesindendir. Hiçbir esnekliği yoktur. Düşünsenize hatalı olduklarında da, sizleri üzdükleri zamanlarda da, beklentilerinizi karşılayamadıklarında da, onlara olan inancınızı kaybetmeden mutlu sonuca hep beraber gideceğinizin ümidi içinde olmalısınız. Beklentilerinizi karşılayamadıkları hiç ummadığınız olumsuz sonuçlarla karşınıza çıktıkları zaman, sizlerden parçalar kopartırken sizi acıtanları desteklemeniz, onlarla beraber olduğunuzu hissettirmeniz gerekir. Bu ne kadar büyük bir özveridir ve genelde bu beraberlik hissiyatını verirsiniz. Hep aynı tarafta kalmak, herhangi bir zaman diliminde nedenini çoğu zaman hatırlayamadığınız bir şekilde taraftar olursunuz ve ölene kadar da sürer. Nedir sizi bir ömür boyu bağlayan bağ? Başka neler vardır hayatınızda bir kere başladı mı sonuna kadar süren? Düşünsenize zaman, zaman diğer taraflar daha güzel daha çekici ama siz onların tarafına geçmiyorsunuz. Kötü de olsa, iyi de olsa, beklentilerinizi karşılasa, da karşılamasa da, üzse de, yerse de aynı taraftasınız. Hayatta nelere tutunuyorsunuz böyle sıkı, sıkı? Madem kaçacak noktanız yok. Hatta kaçmayı bile istemiyorsunuz. Taraf olduğunuz değeri iyi inceleyin. Madem hayatınızın bir parçası o zaman hakikatten değer verin. İnceleyin araştırın tarafı olduğunuz değeri taşıyın. Sorunlara kendinizce çözümler bulmanızın, bulduğunuz çözümleri eyleme geçirmedikçe bir önemi yok. Tarafı olduğunuz değerin işleyişini sadece izleyin ama vizyonunu sizler oluşturun. Bırakın işleyişi profesyoneller yapsın. Sizler hedefi oluşturun ve bastıra, bastıra hedeflere varılmasını talep edin. Bu sizin en doğal hakkınız.